Ana içeriğe atla

Kayıtlar

Temmuz, 2017 tarihine ait yayınlar gösteriliyor

BİR PSİKOLOĞUN GÜNLÜĞÜ-1

Yeni bir öyküyle karşınızdayim, hayalimde bir psikolog ve birde tuttuğu günlük var, iyi okumalar; Tırnaklarını yeme alışkanlığını bırakalı yıllar olmuştu ama hala bazen elleriyle parmaklarının kenarlarını oynamayı kesemiyordu, hiç sigara içmiyordu ama bazen çok istediğini söylerdi, çünkü, çünküsü onda bile yoktu aslında. Son zamanlarda çoğu şeyin sebebini, sonucunu hatta çoğu konuyu bile hatırlayamaz olmuştu. Annesinin hastalığının onun üzerinde büyük etkileri vardı elbette fakat zor zamanların geçtiğine artık annesi bile inanmadığı için kendisinde bu daha da zor zamanlara dayanacak gücü bulamıyordu. En son geldiğinde Tanrıdan intikam almak istediğinden bahsetti, İncil’de ‘’İntikam Benim’’ demiş Tanrı, İncil’e göre intikam her şeye kadir olan tanrıya aittir. Peki doktor dedi, Tanrı intikamı kabul ediyorsa ve Tanrı sadece iyi şeyleri yapıyorsa o zaman intikam iyi bir şey değil midir? Ondan intikam alacağım. Fakat dedi Tanrı bile olsa birinden intikam alma isteği sizd

2 GÜNLÜK VOSVOSLU KAMP MACERAMIZ ! TAŞLA KAVGA ETTİM !

Uzun bir aradan sonra sizlerleyim ve bugün sizlere yaptığımız efsane iki günlük çadır kampından ve Türkiye’mizin cennet mekanlarından biri olan Adrasan’dan bahsedeceğim. Haydi iyi okumalar ! 7 Temmuz Cuma : Günler öncesinden planladığımız çadır kurup, kamp yaparak ‘’tatil yapma’’ planımızın gidiş tarihine gelmiştik, fakat planın çoğunu yapan canım kardeşim Emre bile henüz nereye, nasıl gidileceğini ve ne yapılacağını bilmiyordu. Aslında o tarihe kadar kafamızda bazı şeyler netleşmişti fakat hem maddi durumlar hem de önceden böyle bir deneyimin yaşanmamış oluşu bizleri düşündürdü. Öyle ki yola çıkmadan 2 saat önce bile Emre beni arayıp : ‘’ Abi nasıl yapacaz bu işi ? ‘’ dedi.  Hepimiz biliyorduk ki önemli olan tatil yapmak değildi, önemli olan üniversite hayatında kardeş olmayı başarabilmiş dört ismin -ki bunlar Ben, Mert Karakaya, Burak Çebi ve Emre Yiğittir, yıllardır hayalini kurduğu vosvoslara atlayıp sonunu düşünmeden bir yolculuğa çıkma planın

İşte Size Sevilmeyen Öğrenci Tipi ! ( Paslı Tenekeler )

İçerisinde bir kere anaokulundan , defalarca da ilkokul birinci sınıftan kaçma maceralarımın bulunduğu okuma sürecim sonunda bitti. Aslında üniversite bazından lisans eğitimim bitti diyebiliriz. Fakat genel manada eğitim sisteminde karşılaştığım bir sorundan sizlere bahsetmeliyim. Her üniversiteli gibi ben de ilk yıllarda “amaaan daha 4 sene var illaki biter” psikolojisine  girerek çok fazla sallamamıştım. Zaten ilk yıl hazırlık okuduğum için sallamalık bir durumda yoktu.  Daha sonra işler değişti, “Öss’ye bu kadar çalışsaydım daha iyi yerlerde olurdum” dediğim onlarca an oldu, fakat yine liseye koysalar yine çalışmayız çünkü bu böyledir. Doğanın kanunu bu. Böyle olması gerekmiş, olmuş. Gel gelelim okuduk ve bir şekilde bitirdik veya bitireceğiz. Fakat can sıkan bir durum var, bizlerle birlikte, önce veya sonra mezun olan teneke topluluğu.  Okuyan ya da okuduğunu zanneden minik, paslı ve boş tenekeler. Sakın yanlış anlamayın bunlar tembel, not ortalaması ye